şöyle bir dönüp baktığımda kendimi yediğim, new year resolution'larımı yine gerçekleştiremediğim, bunlar için kendimi yemeye devam ettiğim, sevdiğim insanlardan ayrılmak zorunda kaldığım ve ayrıldığım insanları deli gibi özlediğim ve hatta özlesem de arayamadığım, kendimle ilgili çokça endişelendiğim, zaman zaman başarısız hissettiğim ve bunu çok kafaya taktığım bir sene oldu. yine de nasıl olduysa, bütün bunları öyle güzel şeylerle dengeledi ki, uzun zamandır ilk defa bir senenin bitmesini istemiyorum; inatla bugünü cumartesi ve aralık'ın 29'u sanıyorum :)
yine de başıma gelen güzel şeylerin de sorumlusu olduğumu kabul etmek, bunların devamlılığını da sağlayabilecek şeydir belki. yapabileceğime inandığım bir şey için karar almak ve onun arkasında durmak, bana iyi hissettiren arkadaşlarımdan uzak kalmamak, kendimi anlamaya çalışmak ve bir şeyleri kabullenmeye açık olmak bu sene yaptığım en güzel şeylerden bazılarıydı ve evren buna kayıtsız kalamadı sanırım. böyle söyleyince de, güzel bir yılın sonu korkutuculuğunu kaybediyor ve yeni yıldan gerçekçi beklentilere olanak sağlıyor sanki. gerçekçilik de aslında, bir şekilde hepsinin kendi elimde olduğu düşüncesiyle geliyor tabii ki de :) yoksa her türlü fairy tale'e de açığım aslında.
neyse, geçen seneki yeni yıl dileğim, bu sene yılbaşı gecesi, bitse de gitsek moduna girmememizdi ve az çok gerçekleşti. bu sene de, öncelikle kendimden, yukarıda yazdıklarımı unutmamayı; sonrasında da evrenden, bütün bu çabamın karşılığını alabilmeyi diliyorum :) 2013 ise, güzel güzel geçsin, bizi üzmesin, yeter.
p.s : ne çok 've' kullandım, bir şeyleri birbirine bağlamadan duramıyorum.